Dermal dolgu uygulamaları sıklıkla yüz bölgesindeki çizgilerin, derin kırışıklıkların belirginliğinin azaltılması; yaşla eksilen cilt altı hacmin yerine konması veya istenilen bölgelerde hacim artışı sağlamak amacıyla sıklıkla uygulanan işlemlerdir.
Günümüzde en sık kullanılan dolgular hyalüronik asit bazlı dolgulardır. Hyalüronik asit insan vücudunda halihazırda sık bulunan bir glikozaminoglikandır. En önemli özelliği ise su tutma kapasitesidir. Vücudumuzdaki hyalüronik asitten farklı olarak çapraz bağ sayısı değiştirilmekte bu şekilde dolgunun sertliği ve kalıcılığı değişmektedir.
Hyalüronik asit bazlı dolgular geçici dolgular olup ortalama 8-16 aylık sürede vücudumuzda erimektedirler.
En sık uygulanan dolgu uygulamaları:
- Dudak dolgusu
- Nazolabiyal dolgu
- Çene ucu dolgusu
- Çene hattı dolgusu
- Elmacık dolgusu
- Yanak dolgusu
- Burun dolgusu
- Göz altı ışık dolgusu
- Yüzeysel kırışıklık dolgusu
Hyalüronik asit bazlı dolguların uygulandığı bölgede hacim sağlamaktadır. Sağlanan hacim ile yüz bölgesi görüntü değiştirilmesi hedeflenmektedir.
Dudak bölgesine uygulanacak dolgular ile daha dolgun dudaklara sahip olabilirsiniz. Kimi hastalarca minimal volüm artışları istenmekteyken kimi hastalarımızca ördek dudak olarak tabir edilen dudaklar tercih edilmektedir; bu noktada sizin tercihiniz önemli olacaktır. Dudak dolguları ödemlenip, şişmeye çok müsait dolgu uygulamalarıdır. Bunun sebebi dudağımızın anatomik olarak çok kanlanan bir bölge olmasıdır. İşlem sonrasında şişme ve morarmalar olabilmektedir; normal dışı bir görüntü de ise hemen doktorunuzla iletişime geçmeniz gerekecektir. Dudak dolguları aynı zamanda ağrılı işlemler olup; işlem öncesi uyuşturma işlemi uygulanmaktadır.
Elmacık dolgusu bir diğer sık uygulanan dolgudur. Bu bölgede özellikle gençken bol miktarda cilt altı yağ yastıkçıkları bulunmaktadır; yaşlandıkça yer çekiminin de etkisiyle bu yağ yastıkçıkları erimektedir ve yüzün alt kısımlarına doğru yer değiştirmektedir. Elmacık dolguları ile bu eksilen hacim restore edilmekte; kimi hastalarda ise bu bölgede projeksiyon sağlanması hedeflenmektedir.
Çene ve çene hattı(jawline), nazolabiyal, göz altı ışık dolgusu, yüzeysel derin kırışıklık dolguları, yanak dolguları vb. birçok dolgu prosedürü tanımlanmakta ve her geçen gün kullanım alanları artmaktadır.
Bununla beraber mineral bazlı dolgular ve erimeyen dolgular da mevcuttur.
Kanül aracılığıyla uygulamalar yapılabilidiği gibi iğne aracılığıyla da dolgu uygulamaları yapılabililmektedir.
Dolgu uygulamaları öncesinde lokal anestetikler ile uyuşturma sağlanmaktadır. Kullanılacak doz ve uygulanacak bölgeye göre bazen bölgesel bloklar da uygulanabilmektedir. Her bir bölge için dolgu uygulamaları ortalama 30 dakika sürmektedir. Dolgu uygulamaların geçici morarma, şişme, asimetri gibi komplikasyonları olabileceği gibi doku kararması, doku kaybı, nadiren körlük gibi katastrofik komplikasyonları da olabilmektedir. Ehil ellerde uygulanmayan dolgu uygulamalarında ise bu komplikasyonların oranı artmaktadır.
Her hasta için talebi doğrultusunda, doğallığı korumak istendiğinde korunarak en uygun dolgu en uygun şekilde uygulanacaktır. Bunun için estetik taleplerinizi, artılarını ve eksilerini plastik cerrahınızla detaylı görüşmeniz gerekecektir.